Tanrıların dağı: Uludağ


Aile
27/04/2022
Mitolojiye göre Tanrılar tanrısı Zeus’un yaşadığı Uludağ, Türkiye’nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi. Kayaktan şömine başında sıcak çikolata yudumlamaya kadar pek çok güzellik sunan Uludağ, bahar aylarında da çok çekici.

Tam 2543 metre yüksekliğiyle Kuzey-Batı Anadolu'nun en yüksek dağı olan ve 1961 yılında Milli Park ilan edilen Uludağ, Türkiye'nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi. Ama Uludağ, bunun yanı sıra buzul gölleri, trekking ve piknik alanları, yöreye özgü bitkileriyle de cennetten bir parça.

Bursa'dan 40 dakika uzaklıktaki Uludağ'ın tarihçesine baktığımızda antik çağ tarihçilerinden Herodot'un (M.Ö. 490-420) Uludağ'ı "Olympos" olarak tanımladığını görüyoruz. M.Ö.64-M.S.21 yıllarında yaşamış olan coğrafyacı Strabon da Uludağ'dan Olympos ve Mysia Olympos'u olarak söz eder. Mitolojiye göre Zeus, tüm tanrıları ve tanrıçalarıyla burada yaşarmış, zaten bu nedenle Uludağ, "Tanrıların Dağı" olarak da adlandırılıyor.

M.S. 3. yüzyıldan sonra Uludağ'da ilk manastırlar kurulmaya başlamış ve keşişler manastırlara yerleşmiş, zaten dağ da Keşiş Dağı olarak anılmış. Orhan Gazi'nin Bursa'yı almasının ardından keşişlerin yaşadıkları manastırların bir kısmı terk edilmiş ve buralar Müslüman dervişlerin inziva mekanı olmuş. Uludağ ismini alması ise 1925 yılında gerçekleşmiş.

Uludağ'ın ana bölümü, günümüzden 310 milyon yıl önce oluşmuş. Yüksek kesimlerinde ilk buzul devrinin izlerine rastlanıyor; Aynalıgöl, Karagöl ve Kilimliköy buzul gölleri de bu izlerin en önemlileri olarak gösteriliyor. Karların yaz-kış erimediği Uludağ'da Kırkpınar, Çaylıyayla, Kapıyayla, Karagöl yaylasının da aralarında olduğu pek çok yayla bulunuyor. Türkiye'nin en önemli volfram madeni yataklarını da barındıran dağ, endemik bitki zenginliği açısından da önemli bir alan. Uludağ Milli Parkı, sakallı akbaba ve kaya kartalının üreme alanı olması itibarıyla da önemli bir kuş merkezi.

ULUDAĞ'DA KAYAK KEYFİ

Uludağ'a Bursa'dan 22 kilometrelik kara yoluyla ulaşılabiliyor. Giriş kapısından 3 kilometre sonra Kirazlıyayla'ya, 10 kilometre sonra Sarıalan'a, 11 kilometre sonra Oteller Bölgesi'ne, oradan da Çobankaya'ya varılıyor. Otomobil ve otobüs ulaşımının dışında Uludağ'a teleferikle çıkmak da mümkün. Bursa Teleferik semtinde bulunan teleferikler 20 dakikalık bir yolculuğun sonucunda ziyaretçileri Sarıalan bölgesine ulaştırıyor.

11.338 hektarlık bir alanı kapsayan Uludağ Kayak Merkezi, başta kayak olmak üzere snow board, big foot, kar motosikleti gibi pek çok aktivite yapmak için uygun. Kayak, 1750-2543 metre yükseklik arasında yapılıyor. Kayak için en uygun zamansa 20 Aralık-20 Mart tarihleri arası. Uludağ'da pek çok kayak pisti var. Yeni başlayanlara Beceren, Fahri ve Karkay pistleri; bilenlere Grand Yazıcı, Beden Terbiyesi pistleri; profesyonellere Alkoçlar ve Ergün gibi pistler öneriliyor.

Kayak yapmanın dışında sadece gezmek, karlara bata çıka yürümek, telesiyejlerle zirveye çıkıp şömine karşısında kahve veya sıcak çikolata içmek bile yeterince mutluluk verici aktiviteler. Atv'lerle gezmek, kızak kaymak, bembeyaz karlar içinde mangal yapmak da mümkün burada. Kar üzerindeki gece eğlenceleri de çok zevkli; yakılan kocaman ateşlerin çevresinde DJ'ler eşliğinde dans etmek gibi. Tatil, kar festivallerine denk gelirse gece meşalelerle kayakçıları izlemek de cabası.

uludag

BAHARDA BİR BAŞKA GÜZEL

Uludağ, bahar aylarında da piknik-kamp alanları ve trekking'e elverişli coğrafyasıyla doğa tutkunlarının vazgeçilmezi. En bilinen trekking parkurları; Oteller Bölgesi-Cennet Kaya parkuru ile Wolfram-Madenler Bölgesi-Göller yöresi parkurları. Bu parkurlarda mükemmel dağ manzarasına akarsular, göller, kuşlar ve sincaplar eşlik ediyor.

Uludağ'a gitmişken teleferikle de ulaşılan Sarıalan'daki kendin pişir kendin ye restoranlarında duraklayıp mangal yapmak, buradan telesiyejle Çobankaya'ya uzanıp Çobankaya deresini ve şelaleleri görmek, devam edip Bakacak'tan Bursa manzarasını izlemek, Uludağ'ın zirvesine çıkıp buzul göllerini görmek, Keşiş Evi'ni ziyaret etmek de yapılması gerekenler arasında.